Thursday, April 08, 2010

Metin Hoca'nın Yolculuğu




Gökçe aradı,taa Libya'dan...Metin Hoca'yı kaybetmişiz...sabaha karşı...sırf bunu duymamak için kafamı kuma gömdüm neredeyse bir yıldır,yine de gelip buldu işte beni.

Metin Hoca, Metin Gerçeker...çok geç tanıdım galiba ,bir serüvenin son dakikaları gibiydi.Sıfırcı hocalara benzetirdim önceleri, çalarken arada kızar,gözlük altından sert bakar,bizim gibi "kulağı olmayan" adamlara tahammülü bile kaç yılda edinmişti kimbilir...ama işte her buluşmada ve her akşam evlere dağılırken sürekli gözlerimizden öper gibiydi.selam söyleyişi,sevgi sözcüklerine olan inancı,bir kısmı film olabilecek kadar güzel anıları. Metin Gerçeker,Metin Hocamız,hocalık yapmadan öğreten bir güzel kuyrukluyıldızdı...kimbilir ne zaman nerede tekrar buluşur ve nice konserden daha çok zevk veren o güzel provalardan birini yaparız.

2 comments:

Unknown said...

Şaka gibi... Metin Hoca'yı kaybettiğimizi öğrendiğim gün, bizim arabanın şöförü yeni bir toplama kaset getirdi (Trablus, Libya).
Sadece Kurşunkalem'de çaldığımız veya çalmayı planladığımız parçalardan oluşuyordu. Ne güzel bir andı o; öylece yolcu ettiğimizi düşündüm.

Elinden geldiğince elimizden tuttu, hep gülümsedi bize...
Metin Hoca'nın vücudunun önemli bir kısmı Kalp'den oluşuyordu (!)

İyi ki tanıdık, iyi ki birlikte olup o güzel anları paylaştık.
Nur içinde yatsın...

Unknown said...

bu fotoğrafı nerden buldunuz? ilk defa rast geldim