evdeki kalabalığı akıllıca bir manevra ile savuşturdum, akşam 6 ya kadar ev benim, sigara da içerim dansöz de oynatırım (sahi hakikaten yapsam mı acaba? ) sonra ben de yorucu kaderimle ve bitmeyen çilemle bilmem kaçıncı kez yüzleşip kendi kendime geçmişteki seçim beceriksizliklerim için bütün gece sövüp saymak üzere topuklayacağım...hem bayram hem yılbaşı, burjuvalaşma sürecinde birhayli yol kateden ve çekirdek aileye can-ı gönülden bağlı olup da kalabalık aileye sedece Fellini filmlerinde tahammül gösterebilen bendenize biraz fazla gelecek...
-merhaba
--merhaba
-iyi bayramlar
--size de
-nasılsınız?
--iyiyim hamdolsun siz nasılsınız?
-ben de iyiyim
--(tamam diyalog bitti hadi sktr git)
bu sonuncusu benim kafa sesim, kimseye demedim şimdiye kadar...ama işte burda bile bitmiyor gereksiz bir sürü soru, nerde çalışıyorsunuz , şöyle böyle, memleket meseleleri, Saddam'ın idamı bile konuşulur korkarım, sanki ben astım adamı...
neyse, "evde tek başıma" yım, değerlendirsem bari...bir müzik açarım, bir pipo içerim, biraz uzanır kitap okurum...işte bu da benim bayramım...
Subscribe to:
Post Comments (Atom)
No comments:
Post a Comment